7 Aralık 2021 Salı

Derinden

Küçükken akasya çiçeklerini dişleyen ağzıma bir parça kan yakıştırıyorum;

uzun karanlık tozlu bir hikayeden çıkmış gibi 

yorgunum diyorum,

yorgunum ve sesini etmiyor o, 

gecenin ışığını kapatıp uykuya dalıyor, 

kimsem kalmıyor sanki, 

eskiyi çağırsam dilim dipsiz bir kuyuda kaybolacak, 

dövecekler beni, 

eskiyi çağırsam içimde patlayacak karabasan, 

sabaha yetişemem böyle, sabaha uyanamam ben 

anlamalıydı..! 


Bileklerim yanıyor amirim dirseğim, takatim kalmıyor, 

şakaklarıma bir ağrı kesici atıyorum safra, 

sis çöküyor göğsüme boyumca

rutubet bir odada düşlüyorum denizi

 

ah bi de yelkenim olsa..! 

Anladım


Beni bir ağacın kovuğunda unuttular,
Yağmurun birinde mahsur kaldım !

İçime bir cellat yalnızlığı sızdığında anladım;

Ben artık solgun bir çakıl,
Sancılı bir kimlik bunaltısıydım karanlıkta...
Bunu denize mavilendiğimde anladım !

Bileğime halatlar çizdim kalemim...
Çürüyüp yırtılınca anladım !

9 Haziran 2021 Çarşamba

עבר

Baştan aşağı sallanan cesetler

gölgeler ve ebedi hüzünler yurdunda

çocukluğum aşınacak yürüdükçe bu kavga...


Biri 'yalnızım' diyecek

öteki 'kaybettim'

iki yanıma kış çiçekleri çizecek biri...


Alnımı şimdi gri bir Süryani taşına sürtüyorum,

külden bir mahzen düşlüyorum bozkırda,

biraz kenger,

biraz su...

annemi buluyorum..!

19 Şubat 2021 Cuma

Değil

 

İyi bir şiire malzeme olacak kötü acılar biriktirdim   

kaburgamda

sancıyan bir  tren garı hüznü sevgilim...

Birazdan bir parçamı öldürecekler kekre !

unutmam gerekenleri biri sırtımdan alsa !
biri sırtımdan alsa
kuşkuma sahip çıkarak diyorum
bunlar sıkıntılı mevzular...


hep yanlış olmanın hüznü avuçlarımda,
alnımın acısı değil...